aşk ve bağlılık hakkında

kör duygunun en ucunda ekşi bulunur. ve en kör hevesin, yapma bir izdiham sunar seyircisine. kalabalığın arkasında tek kalmıştır, yalnız başına üşür. ellerini ısıtmak hoca gözetimine ihtiyaç duyacaktır, bu sebeple hiç elimi tutamazsın. sen hep sıcağı aradın.

dolunay çıktığında ulumayı düşündüm. ay batıdan doğmasaydı ulurdum. ama ay güneşin indiği yerden yükselir, hiç şansım yaver gitmez. bir gün heceleyecek olursam aşkı, ulumayı tercih edeceğim.

tutulma var, şenlik. şen olanlar tutulmadan önceydi. sonra uca eklenip ekşiyi tattılar. kendimi bildim bileli dudaklarım ekşiydi. şenliğe denk gelmedim. bence bir yarım yok, onsuz hayatta kalabildim. ve bence sığırlar uydurur ninni, çobanın eşkalini bilmediği için.

şimdi ise tanımlardan ve tanılardan uzak duruyorum. yüzünü burarak, sanki her şeyden kaçıyormuş gibi. oysa çoban beni tanıyor. patikanın sonunda bekliyor. başında sahne kuruldu. kitlenin patlayan şekeri var. bu şekerleri ben dağıttım. ekşiden kokmuyor.