özünç

yaramıyor bana bu kavruk teniniz. süratle geçen ne hislerim mi çarpık bacaklar mı ruhsuz harflerim mi?

tefeci demeseydiler sana bana tezgah denmezdi. diyemezdi kimse! ve dokunmazlar dikmezler eti ete. özünçle dönüyorum sevgilim, beni bana bıraktılar, bir köpektim. yaramıyor bana bu sıcak, tüylerim ıslak. bir köpek için yürüyor, yasakları ve sakızları çiğniyor patilerim, durmadan yürüyorum. muaf tutunuz beni ahlaktan, günden. günün yosmalarından uzak tutun beni. -ne dediğini bilmiyorsun sen. kulağından çıkana dönüp bakmıyorsun bile. boğazın acıyana dek konuşuyorsun. sussun, suçsuz diye. 

dolaptan bozma kirli bir kiler. sıralı sandalyeler üstünde biberiye, defne. dolaptan sandalyeye ip gerili. yürümekten habersiz bebekler burada kurutulur, bir mandal yardımıyla. 

öptüm avucunu, öptükçe çekildim etine. kokun aramızda bir dikişti, gömüldük. ve sen kusurlu bir failsin, şüpheli hareketlerin. bu avuca bağırabilirim, kapanıp ağlayabilirim. titriyor, uyku öncesi nöbetler, kaldım ellerinizde, firar damarlarınız arasında. koyu, sıcak ve sıkışmış.

kaldıramadığım için elma verdi tanrı.

Yorumlar

Popüler Yayınlar