Put

Şimdi bu dağın önünde durarak, çok iş yüklüyorsun omuzlarına. Burada kalmak sürekli dikkat gerektirir. Yorulsan oturamaz, sıkılsan esneyemezsin. Olur ya canın dans etmek ister, kitap okumak, yazmak, bağırmak, sessiz kalmak... Dans edemezsin, yazamaz, okuyamaz, çığlık atamazsın. Sessiz kalmak kolay gibi görünmüş olabilir, ama en zoru odur aslında. Çünkü put gibi sessiz kalamazsın. Senin yapına aykırı. Önce kabul et, sonra beni dinlemeye devam et.

Yaptığın büyük bir ayıp. Koskoca bir ayıp. Bu dağ seni önünde taşır, izler, dinler. Bu dağ her şeyi yapabilir. O günün sonunda da dağdır, başında da. Ona koymaz. Ona ağır gelmez. O dertleri yaratan değildir. Dertlere derman da olmaz. O sadece dağdır. Anasının karnında neyse, burnunda da odur. Dağdır işte, bildiğimiz dağ. Kabul değilse, kulaklarını kapa.

Karşına dikilenden hesap soramazsın. Oraya yerleşen sensin. Yuva diyen sensin. Etrafına duvar ören sensin. Dağın önünde dikilen sensin. İşgalcisin, kendine. Gardiyansın, kendine. Karşına biri gelebilir. Sanma ki sana gelmiştir. Denk gelmiştir. Seni kırabilir. Güneş tepesine inmiştir, ya da belki yuvanı beğenmiştir. Çekilmesini isteyemezsin. Pes de edemezsin. Öldüremezsin, sevemezsin.

Kalabilirsin ama. Karşısında dimdik, çünkü unutma senin yükün ağır, ve yıkılmaz. Put gibi durabilirsin. Ancak dans edemezsin birlikte, dans edersen dikkatin dağılır. Onun kollarında yerini kaybedebilirsin, bir daha hiç bulamamak üzere. Sessiz de kalamazsın onunla. Çünkü iki sessiz, kahkahaya yol açabilir. Ama dersen ki, uzun zamandır gülmedim, unuttum. Bir canavara dönüşebilir, rahatını bozan şey. Tavsiyem, korkmamandır.

Ya da iyisi mi unut hepsini. Bir adam kay yana.

Yorumlar

Popüler Yayınlar